Şehrin Yağmuru
Göklerin efendisi Zeus üç gündür İzmir semalarına hükmediyor. Hava nerdeyse hiç aydınlanmadı, sürekli sağanak yağış durumu var güzel İzmir' imizde. Biz kar bekliyorduk aslında, hayallerin yerini bitmeyen yağmur gerçeği aldık. Havanın elektron yüklü hali ruh dünyamızı da etkiliyor. Ben zaten kışı sevmem, hava ne kadar geç kararırsa o kadar iyidir benim için. Kararmayı bırak aydınlanmadı bugün. Bilirsiniz ben erken kalkarım, genelde gün aydınlanmamış olur da bir süre sonra aydınlanır. Bugün öyle olmadı hala karanlık. Zaten doğalgaz faturası içimizi cız ettirdi, üstüne elektrik faturası da kabarmaya devam ediyor.
Bizim şehir insanı biraz rahattır sayın okuyucu. Alıştıkları düzeni bozan en küçük bir farklılık olsun, hayatı felç etmek için gereken her şey yapılır. Yağmur yağdı , biraz da fazla yağdı. Olmaz o trafik tıkanacak, kazalar olacak. Bundan on yedi yıl önce İzmir' e kar yağdı, yağacak derken. Bizim şehir için ömrümüzde sadece bir kaç kere şahit olabileceğimiz hatırı sayılır bir kar yağışı başladı. O sıralar Ankara yolu üzerinde küçük bir fabrikada çalışıyorum. Kar yağışı İzmir' den uzaklaştıkça biraz daha fazla tabii, yol hiç görmediğimiz şekilde beyaza bürünmeye başladı. Tabii biz işi falan bıraktık, önce pencereden izliyoruz. Kısa bir süre sonra tüm fabrika bahçede kar topu oynar bulduk kendimizi. Kardan adamı bırakın kardan bebek yapmayı falan da beceremiyoruz, hevesleniyoruz. İdari işler yol kapanırsa derdine düşmüş, sağolsunlar servisleri çağırmışlar. Servisler dediğime bakmayın, zaten 50 60 kişi anca çalışıyoruz, bir kaç küçük servis. Saat deseniz daha öğlen yemeğini yeni yemişiz. Hem kar var, hem de eve erken gideceğiz diye çok mutluyuz. ,Önümüz İzmir Ankara yolu, geçen araçlar azalmaya başladı, ardında beyazlık artmaya. Neyse bizim servis 2 saat sonra gelebildi, yol berbat haberi ile. Dedik ki şimdi çıkmazsak hiç gidemeyiz. Sonuç yirmi dakikalık yolu üç saatte katederek İzmir' e ulaştık.
Eşim İstanbul' dan gelmiş, kar biliyor ama İzmirlileri bilmiyor. Ömrü boyunca yaşamadıklarına şahit olduğu için onu gördüğümde korku dolu gözlerle bakıyordu. Uzun süren bir yolculuktan sonra evimizin olduğu ilçeye ulaşmış. Yollarda kaya çıka evimizin olduğu sokağa girince elektrik kesintisi karşılamış onu, bakkaldan mum alayım diye girmiş, mum kalmadığı cevabını almış. Diğer bakkal ve esnaflar kapatmışlar ya da kapatıyorlarmış. İstanbul' da, Ankara' da kar yağıyor diye saat 17.30 da dükkan kapatıldığına şahit olan var mıdır? Biz varız işte. Bu yağmurda bunu hissettim az önce, sokaklarda insan sayısında ciddi azalma var. Yolda, ekmek almaya giderken bile kaza gördüm. Sebep mi rahatlığımız bozuldu çünkü, kodumuza aykırı bir durum var ortada.
Durumu bildiğimden dün Alsancak' a gidecektim, şehiriçi otobüsü tercih ettim. Böyle günlerde otobüsler duraklara geç ulaştığından olsa gerek durak tıklım tıklımdı. Neyse sanırım bir önceki geciktiğinden otobüs fazla bekletmedi beni. Islak şemsiyelerden yere süzülen suların kayganlaştırdığı dar koridordan geçerek ilerledim arkaya doğru. İnsanlarımızın arka tarafın başka istikamete gittiğini düşünmelerinden dolayı ilerlemedikleri koridorda yol almak daha da zor oluyor tabii. Her yaştan insan olsa da en çok yaşlı nüfusun fazlalığı dikkatimi çekti. En çok gezmek onların hakkı tabii ki, bunu normal karşılıyorum. Gençler mütemadiyen telefonları ile ilgileniyorlar. Sanki telefon kütüphanesine gelmişim de bir söz söylesem hepsi başlarını telefondan aynı anda kaldırıp bana bakacaklarmış hissine kapıldım, tedirgin oldum sustum. Sessizce telefonumu çıkardım cebimden ona bakayım herkesin bir bildiği olmalı diye düşündüm.
Bir telefon sesi duydum, arkadaki kızımızın telefonunu meşgule alacağını düşünürken o açmayı tercih etti, gayet rahat bir ses tonuyla da konuşmasını sürdürdü. İster istemez kulak misafiri olduğumuz konuşma sayesinde kızımızın sevgilisi olduğunu, ama problemleri olduğunu, problemlerinin bir kısmını da öğrendik. Bir ara gençsin takma diyecektim, yanımdaki hanımefendinin telefonu çaldı. Kadınlar gün yapıyorlarmış, telefonun sesi o kadar açık ki, karşı taraftan denileni duyuyorum. Yanımdakini de çağırıyorlar, sevmediği biri de davetliymiş ona burun kıvırıyor bizim yan koltuk komşusu. Bir de hediye derdine düştü, meğersem bu toplanmanın ev sahibesi ona gelirken hiç bir şey getirmemiş, bizimki misilmeme derdinde.
Otobüs durakta ani fren yapınca sesler yükseldi, kafalar telefonlardan ayrıldı. Otobüse çok yaşlı bir amca bindi, zor yürüyor. Elinde bayrak sepeti, bayrak satarak ekmek kazanıyor besbelli. Bu yaşta ekmek kavgasına saygı duydum, ancak bu havada bu yaşta sokakta olmasına çok üzüldüm. Emek suratına yansımış, yüzü yaşadığı her sıkıntının çizgilerine ev sahipliği yapıyordu. Elleri de titriyordu, belki de rahatsızdı, ama yaşam devam etmeliydi. Karısı yaşıyor mu diye düşündüm, yaşıyorsa şimdi ne yapıyordur, ne pişirmiştir işten gelecek beyine. Çocukları var mıdır, var iseler yaşları da epey olmalı, hatta torunları da olmalı. Elini öpmek istedim amcanın, ama yine hareketsiz kaldım. Yağmurun ıslaklığı ile ağırlaştım sanırım.
Bir anne çocuğuna vuruyor, bir davaları var anlamadım, çocuk ağlıyor, otobüs inliyor, o ağladıkça kadın daha çok hiddetleniyor. Kimbilir belki annenin alamayacağı bir şey istedi, bir oyuncak belki. Belki de bir yiyecek, içim acıdı. Anne çaresizlik yaşıyor olmalı, belki bundandır siniri. Belki de eşi ile arası bozuktur, hayırsızdır belki. Kazandığını içkiye, kumara harcıyordur, elde avuçta olmayınca psikoloji bozulmuştur belki kadıncağızın. Ne olursa olsun bir bireye hem de toplum içinde el kaldırma hakkı yoktur. Belki de yaşadığı kültürde normaldir bu durum. Kalkıp elini tutacağım oraya ulaşmam zor kalabalıktan.
Zar zor indim otobüsten, epey yağıyordu. Kendimi en yakındaki kahveciye attım, bir fincan huzur için.
Otobüs ve dolmuşta gayet rahat etrafı takmaksızın evinde gibi konuşan insanlar beni hep kızdırır, daha sonra arayabilir o an açmayabilirsin, istemesek de kulak misafiri oluyoruz, dinliyoruz bize ne, kar bu yıl çokca yağıp bizi kara doyurdu, karla yaşamaya alışık sayılan bir yeriz o yüzden okuduklarım şaşırttı gülümsetti beni :)
YanıtlaSilKulak misafiri olmamak elde değil, önemli bir telefon da olabilir ancak ses tonunu ayarlamak lazım. Valla bizde bir gram yağmadı, haftaya umutluyuz.
Silben bayılırım minibüs, otobüs izlenimlerine:)
YanıtlaSilİnsanları gözlemlemek güzel, ben de farklı yaşamları hissetmeyi severim.
SilYağmurla beraber gelen kaos Ankara'da da gözlemleniyor aslında. Cidden ilginç bir durum. Dediğiniz gibi "farklı" bir durum karşısında affalıyoruz. Kar yağışı 2-3 haftadır çeşitlik ölçeklerde etkili bizim burada ve felaket saçmalıyoruz trafikte. İzmir'e selamlar.
YanıtlaSilAnneler sanki çocuklarına karşı çok hoyrat modern zamanlarda? Benim dikkatimi çeker oldu. Hemen azarlayıp şiddete başvuruyorlar. Geçenlerde nasıl içim gitti. El kadar çocuğu hırplaıyordu. Şimdi karışsanız bir türlü sussanız vicdanınız yakanızı bırakmıyor.
Sanırım savaş, kıtlık gibi felaketlere hazırlıklı olan bizler doğal afetlere karşı önlem alamıyoruz, Bizi afallatıyor farklılıklar. Toplum çok gergin, insanlar en yakınındakilere aksettiriyorlar öfkelerini. Çok mutsuz insanlar olduk...
SilSürekli kulağımda kulaklıkla dolaşmamın birinci sebebi müzik sevgim ise ikincisi de başkalarının abuk konuşmalarını dinlemek zorunda kalmamak.
YanıtlaSilBu da güzel bir çözüm aslında, cidden gürültü kirliliği var her yerde..
SilGüldüm, üzüldüm, şaşırdım. Duygudan duyguya rengarenk geçişler yaptım.Çokkkkk güzel bir yazıydı. Teşekkürler. Selamlar 😊👍🤚
YanıtlaSilHissettirebildiğim için çok mutlu oldum, teşekkürler..
SilKeyifli bir yazı .
YanıtlaSilKarla ilgili anınız aklıma şu anektodu getirdi.
Kar yağdı mı büyük illerde alarm verilir ve hemen okullar tatil edilir.
Bu her kar yağışının değişmez kuralı haline gelmiştir.
Şehir adeta felç olur onca önleme rağmen.
Bu kadar sık kar tatiline Erzurumlu bir veli isyan etmiş olacak ki aynen şunları yazmış.
" Sizde 5 cm kar yağdı mı hemen okullar tatil oluyor. Bizde en az yarım metre yağar .Tatil matil yok. Sizinkiler çocuk da bizimkiler kutup ayısı mı ? "
Otobusteki yaşdıklrınız bbir Saşt Faik hikayesindeymişim lezzetindeydi.
Harika
Keyif aldığına çok sevindim. Valla İzmir' de de durum aynı, çocuklar hiç kar tatili yapmadılar, sıcak tatili de yapmıyor üstüne üstlük. bizim çocuklarımız soğuktan, sıcaktan etkilenmiyor. Güzel yorum için teşekkürler..
SilBizi bırak bizim atalarımızda insanlık yok,
YanıtlaSilDayak cennetten çıkma diyen Atalarımdan utaniyorum
Çocuklarımıza henüz küçük yaşta hangi düşünceleri empoze ediyoruz, hazin. Teşekkürler..
SilSonra Izmirliler tembel deyince bozuluyorsun :))) Biz dizboyu karda ise gider tam saat mesai yaparız
YanıtlaSilBenim anlattığım tembellik değil, rahatlık. İzmirli normal kodlarda gayet çalışkandır, anomaliler rahatlığı bozuyor sadece. Bizler de 45 derecede işe gidiyoruz, birileri Alaçatı' da tatil yaparken :))
SilHer insan arkasında farklı bir hikaye barındırır. Yanı sıra kültür, eğitim, zeka, nezaket, görgü vb özelliklerini davranışlarıyla yansıtır. Tüm bunların en iyi gözlemlenebildiği noktalar toplu taşıma araçları, kafe benzeri yerler. Anlattığınız biçimde ben de "zorunlu" gözlem yapmak durumunda kalıyorum ve pek çok davranış biçimi hoşuma gitmiyor.
YanıtlaSilİzmir'in en kısa zamanda güneşli, güzel günlerine kavuşmasını diliyorum. Yazı için teşekkürler..
Bir toplumun nabzı toplu yaşama noktalarında tutulabilir en iyi şekilde. Son yıllarda yaptığım gözlemler beni üzüyor. İzmir'in güneçli günlerine benim de öz<lemim çok fazla, bir an önce kış bitsin istiyorum. Teşekkürler...
Silİzmir'i hiç görmedim, ama yaşamayı çok isterdim. Bana çok uygun bir şehir olduğunu düşünüyorum :)
YanıtlaSilHer zaman bekleriz, ben de farklı şehirde yaşayamayacağımı düşünüyorum, bir iki farklı şehir denemem oldu. İzmir gerçekten çok farklı.
SilEvet ya biz kar geldi gelecek diye beklerken üç gündür durmak bilmeyen yağmur felç etti hepimizi 🙈
YanıtlaSilOtobüsler çok ilginç gelmiştir hep bana nedense ?
Etrafında bir sürü değişik karakter değişik ses tonu değişik tarz insanlar
İzlemeyi seviyorum ben onları ama dediğiniz gibi bağıra bağıra konuşanlar yaşlıya çocukluya hamileye yer vermeyenler hariç 🙈🙈
Zeus sevdi İzmir'i. Tam gitti diyoruz tekrar geri geliyor. Toplum olarak görgü konusunda gerileme dönemi yaşıyoruz. Umarım tekrar eğitim ve görgü seviyemizi arttırabiliriz. Gözlem için biçilmiş kaftan bu yerler.
Sil3 gündür evde battaniye altlarında gökyüzünün derdini dinliyorum.
YanıtlaSilNe dertliymiş arkadaş bitmiyor. Zeus bir şeyler anlatıyor, tam bitti diyoruz, sanırım mendil almaya gidiyor o arada, tekrar başlıyor.
SilYağmurdan kafamızı çıkaramadık bir yanımız hep kar bekliyor teşekkürler güzeldi
YanıtlaSilHer büyük şehirdeki dert o!
YanıtlaSilen ufak bir yağmur damlatsa hava; hemen bir trafik keşmekeşi yaşanır. belkide şehirlerin kaderi.
hele birde normalde son derece munis olan taksi sürücülerinin içinden bir başka karakter çıkıverir böyle havalarda.
hayat böyle diyelim, istemesek de öyle kabul edelim :(
Büyük şehirlerde yaşamanın bedellerinden biri de bu olsa gerek. Bu konuda değerlendirdiğimde küçük şehirde yaşama isteğim uyanıyor, daha geniş açıdan bakınca vazgeçiyorum.
SilGeçtiğimiz hafta ile ilgili bir yığın caps geldi İzmirdeki ablamdan... sanırım en güzeli "biraz daha yağarsa İzmir ana karadan kopup gerçekten gavur bir ada olacak"dı... yine olmadı :)
YanıtlaSilCaps iyiymiş, güldürdü beni epey. Hala da yağmaya devam ediyor, henüz ada olmadık. Bekliyoruz:))
Silbitmesini istemediğim bir yazı oldu, sanki yan koltukta oturuyordum ve sizin gözünüzden olayları bizzat görmüş gibiyim. :)
YanıtlaSilSize bu hissi verebilmiş olmam beni çok mutlu etti. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Silhep dedikodu bunlar :)
YanıtlaSilDedikodu gençleştirmez mi :))
Silneyin dedikosunu yaptığınıza bağlı değişir bence yıpratadabilir :)
SilHaklısınız, yıpratabilir.
SilUmarım yağmurlu günler bir an önce geçer.Toplu taşımada insanlarla ilgili kurduğunuz hayaller tam da benim yapacağım türden.Bazen bir insan görüp onun hakkında acıklı bir hayat düşünüp üzülmüşlüğüm çoktur.
YanıtlaSilGüzel günler dilerim :)
Geçsin diye beklerken grip salgını çıktı şimdi de. Evde dökülüyoruz, işyeri dökülüyor. Hayırlısı...Teşekkürler..
SilHatirliyorum o kar yagan zamani. Ben de Izmir’in kuzeyindeki bir ilcede calisiyordum. Haftasonu eve donunce, balkondaki kar ile kardan kiz yapmistik.
YanıtlaSilUzun zaman otobus fobim vardi. Simdi gecti ama otobus yok binecek :)
Yine de her yerde yuksek sesle telefonla konusan insanlari saygisiz bulurum. Ben pek konusmam oyle durumlarda.
İzmir' de yıllar içinde, kaç yıl olduğunu söylemeyeyim yaşım çıkar ortaya :)) , gördüğüm en yoğun kardı 2002' de yağan. Küçüklüğümde kartopu oynamak için Sabuncubeli' ne giderdik.
SilArtık her yerde telefonla istediğin gibi konuşabilmek doğal oldu. Başkasının hakkı önemli değil.
Anacım şekeriz biz eriyos sooona ;))
YanıtlaSilŞeker olduğumuz kesin zaten :)) Şeker dedin de eskiden ne güzel şekerlerimiz vardı, favorim elma şekeri ile akide şekeri idi. Erimeyiz diyorum ama bakalım artık...
SilKar daha dün kalktı burada. Yani 15 günden fazladır her yer bembeyazdı. Hayat da sıradan akışında sürüyordu. Ben çok düştüğümden tek şikayet eden bendim galiba Evde hapis kaldım diye. Anlattıklarınız bu yüzden bana çince gibi geldi :)
YanıtlaSilBiz de o günleri görebilsek keşke, insan beyazlığa özeniyor. Ben düşsem şikayet etmezdim.
SilBen de en çok oturduğum cafe de gözlemlerim insanları. Kar hikayen bana çalıştığım günleri anımsattı. Bizde de hemen servisler çağrılırdı. 15 Dakikalık yolu 3 saatte geldiğimizi bilirim.
YanıtlaSilGözlemler deneyimleri arttırır yaşama dair.
SilBizde de lodos var. Ben yolculuk sirasinda telefonla hic mesgul olamiyorum ama kitap okumayi severim 😊
YanıtlaSilKitap okumak ne güzeldir o zamanlarda...
SilHayır kendime engel olamıyorum bazen, dinlemeyeyim diyorum ama bazen yorum yapacak kıvama geliyorum :)) Korkarım bir gün laflarına karışacağım :))
YanıtlaSilİzmirin ekabirliğini severim ben yine de tüm şaşalamasına rağmen... Bak hatta bir anımı anlatayım sana...
O gün maç var, ne maçı hatırlamıyorum ama önemli bir maç olsa gerek... Herkesin maç seyretmekle ilgili bir planı var çünkü... Deli bir yağmur bir taraftan da... Sabahtan bu yana hiç dinmedi mübarek... Konak / Alsancak arası taksi dolmuşlardayım. Hani şu eskilerden... (Bak ne özlemişim demirle doğrultulmuş o koltukları) Bir ara gök delindi sanki, gözgözü görmüyor. Arabanın silecekleri yetişmiyor.. Araba zaten eski... Bu durumda ne yapar normal bir sürücü sağa geçer yavaşlar ya da durur değil mi? Yok bu amcam son sürat durağa yetişecek çünkü maç izleyecek :))) Ve biz bodoslama geçirdik bir arabaya... İkinci kordon kilit... Adam hala çek arabanı geçeyim diyor, maç var diye söyleniyor :)) O zamanlar akıllı telefon olsa yemin ediyorum adama acıyıp telefondan izlettirebilirdim maçı :)))
Neyse lafı çok uzattım...
İzmiri sevelim, koruyalım der kaçarım ben :))
tabii ki karışabilirsin, memnun olurum. Ben de çok severim o taksi dolmuşları, Talatpaşa bulvarında gider gelir. Valla şaşırmadım, ben İzmirliyim. Altay maçı varsa ben de maçı izlemek isterdim :))
Silİzmir`i çok iyi bilmesem de çok kez gidip gelmişliğim var. Şanslısınız diyeyim:)
YanıtlaSilHer zaman bekleriz, teşekkürler..
Silsormayın yağmurlar artı soğuk kodlarımız bozuldu yeminlen:)) bir otobüste olanlar ancak bu kladar güzel tasvir edilebilirdi..bu da bir özel yetenek işte...
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, ne güzel bir yorum. Çoook mutlu oldum.
SilBiz uçuyorduk !!!!!
YanıtlaSilAman dikkat, uçulabilir valla..
Silbir fincan kahve bir fincan huzur :) yalnız o bir parça karda tatil olan iş yeri için ikameti izmire mi alsak naapsak , kendi işimde çalımıyorken kışın yağan karda kapıyı açıp diz boyu karla karşılaşmış be o karda yola inmiş ki on dakika karad kar ve buzla mücadele etmiş ayakkabı altına takılan zincirler var bilir misiniz hah onlar elzem bizim mahallede sırtımız uludağ çünkü otobüs tam saatinde durakta her sabahki yüzlerle ilk otobüs değişimine ulaştık ve ordan başka ilçeye gidel halk otobüsüne sonra işyerinde yarım saat ayak ısıtma evresi .. yok karda burda bazen okullar durur o da merkezdekiler için cidden çok yağması gerekir :) yağmursa buranın trafiğine yanı etkiyi yapıyor bursanın göbeğinden geçen şehirler arası yol ve hiç kırmızı ışık olmamasına rağmen kilometrelerce sıkışır o trafik nedeni meçhul bence yağmur da masum :)
YanıtlaSilBekleriz İzmir' e, hele yazımız var ki iş çıkışı Çeşme'ye gidip denize girip, kumru yiyip dönebilirsiniz. İstanbullular kuşatmadan önce İzmir daha da güzeldi. Trafik her yerde kötüymüş, bize özel değilmiş yorumlarda anladım bunu. Ne yalan söyleyeyim sevindim de bizim kötü sürücü olduğumuzun göstergesi değilmiş:))
Silülkece kötü sürücüyüz sabırsız agresif ve benmerkezciyim , trafikte daha bir tanrı kompleksi denir ya o da çıkıyor içimizdeki hani baskılanmış olan :( yani bence
SilTanrı kompleksi güzel benzetme olmuş, kesinlikle haklısınız.
Silgerçekten insanlar neden bağıra bağıra konuşuyor otobüste anlam veremiyorum
YanıtlaSilAh bir bilsem, sanırım toplum içinde dikkatine kendine çekme kaygısı.
SilBaşka yaşamları gözlemleyip empati kurmak.
YanıtlaSilKeşke bir çok insan bunu yapsa...Trafikde ,yolculukta eminim çok keyifli olurdu.
Konuştuğu kişiyi dinlemeyen,bir millet olduk,o yüzden de telefonla konuşma terbiyesinden de habersiz cevremize de duyarsız yaşamaya çalışıyoruz.
Emeğinize sağlık ...Gözlemlerinizi çok değerli buluyorum.
Biz de bu sene kara doyacağız galiba Ankara'da.
Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim, yaşamın içinde olmayı seviyorum.
SilO kadar keyifle okudum ki... Son paragraflardaki insan manzaraları beni hüzünlendirdi.Çok empati kurmuşsunuz ve duyarlı bir insan olmanız beni çok duygulandırdı.
YanıtlaSilCep telefonu nerede, nasıl kullanılır, çok kişi bilmiyor maalesef. Kaleminize sağlık. Sağlıcakla kalın :)
Çok teşekkür ederim, sizden bu yorumları okumak benim için çok değerli.
Silİzmir'in yağmurlu günleri, yağmurda tıklım tıklım otobüsleri..
YanıtlaSilEvet ailem de söyledi aşırı yağmış ama bu sefer ve üşütüyor diye de duydum. Kolaylıklar dilerim
Bu sene ıslak bir kış geçiriyoruz. İzmir ve Zeus hüzünlü diyelim. Teşekkür ederim.
Silİzmir merkez hep çok bakımsız gelmiştir benim gözüme, yani öyle güzellikler hakederken bu kadar yıkık olması, ilgisiz kalması hep üzmüştür beni. Diğer taraftan rahat, açık görüşlü insanları da bir o kadar sevmeme neden olmuştur İzmir'i.
YanıtlaSilİnsan hikayeleri ile yoğun bir yolculuk olmuş ne güzel :)
Aslında bakımsız çok doğru bir tanım değil bence, İzmir müteaahit rantına kurban edilemiyor çok şükür ki. Bence bakımsızlık algısı yaratılmak isteniyor ve maalesef bu tuzağa da düşülüyor. İzmir an itibariyle beton yığınların yükselmediği nefes alınabilir şehir hala. Bizlerin en önemli özelliği samimiyetimiz sanırım. İzmir' den farklı bir kaç şehirde bulundum, birbirini anımayan insanların selam verdiği tek şehir İzmir şu ana kadar gördüğüm. Dünya görüşü olarak rahatlık ve samimiyet henüz küçük yaşlarda ailelerimizde öğretiliyor bize. Kindar değil, sevgi dolu yetiştiriliyoruz. Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim, İzmir'e her zaman bekleriz, eminim şehir konusunda yargınız değişecektir.
SilBirileri yağmur mu dedi? Bizde bir aydır ara vermeden yağıyor, yakında küflenmeye başlayacağız diye korkuyorum. Hayır arkadaş bazen göyüzü dinlenmeye çekılıyor, hemen arkasında öyle bir iştahla aşağıya indiriyor ki sanırsın hiç yağmur yağmamış. Ama gene de çok güzel, sizin yazınız gibi.
YanıtlaSilYüce Zeus İzmir' den ayrılmıyor :)) Yağmur doğalımız oldu bizim. Şu an bile hız kesmeden yağıyor. Yağmurda çalışmak zorunda olmayıp kahve içip kitap okumak isterdim gün boyu.
Sil